İçeriğe geç

Edip Harabi Alevi mi ?

Edip Harabi Alevi mi? Evet, Ama Soru Yanlış Yerden Soruluyor

Kimi adlar vardır; onları tek bir kutuya kapatmaya kalktığınız anda anlamlarından bir şeyler eksilir. “Edip Harâbî” de öyle… Yalnızca “Alevi mi, değil mi?” diye sorarsak, hem şiirini hem de yüzyıllık bir geleneğin akışkan sınırlarını ıskalarız. Gelin, harareti yüksek bir tartışmanın kapısını aralayalım: Edip Harâbî Alevi midir, Bektaşi midir; yoksa ikisinin de suyu mu onda akar?

Çekirdekteki Gerçek: Harâbî bir Bektaşi dervişidir, Alevi-Bektaşi damarının içinden konuşur

Biyografik kayıtlar net: Asıl adı Ahmed Edib. İstanbul’da doğdu (1853), Bahriye’de uzun yıllar gemi/birlik kâtibi olarak çalıştı, 17 yaşında Merdivenköy Şahkulu Dergâhı’nın postnişini Mehmed Ali Hilmi Dedebaba’ya bağlanarak tarikata girdi; 1917’de vefat etti. Bu çizgi onu kurumsal olarak Bektaşi geleneğinin içine yerleştirir. ([TDV İslâm Ansiklopedisi][1])

Peki “Alevi mi?” Soru burada daha geçirgen: Anadolu’daki Alevilikle Bektaşilik, özellikle 19.–20. yüzyıl İstanbul merkezli edebî ve tasavvufî üretimde sık sık iç içe geçer; Harâbî de tam bu eklemlenmenin şairidir. Güncel değerlendirmeler onu Alevi-Bektaşi edebiyatının ana damarında konumlandırır. ([Yeşil Gazete][2])

“Alevi mi, Bektaşi mi?” zorlaması, Harâbî’nin şiirindeki serbest ve hicivkâr nefesi daraltır; onu tek etiketlik bir vitrinde dondurur.

Eleştirel Okuma: Neden “sadece Alevi” demek eksik kalır?

1. Kurumsal bağ, kişisel tecrübe: Harâbî’nin şeyhi, mekânları ve ritüel pratiği Bektaşi örgüsü içindedir; bu, arşivsel bir olgudur. “Alevi” demek, onun tarikat örgütlenmesine dair veriyi tekleştirir. (Şahkulu Dergâhı – Dedebaba silsilesi) ([TDV İslâm Ansiklopedisi][1])

2. Edebî kimlik, inanç pratiğini aşar: Harâbî rindane, hicivkâr ve yer yer sınırları zorlayan şathiyeleriyle tanınır; bu şiir dili, onu yalnızca bir “mensup” değil, gelenekle kavga ederek onu yenileyen bir kurucu şair yapar. ([Teis][3])

3. Alevi-Bektaşi kesişimi tarihî bir gerçekliktir: Klasik sınıflandırmaların ötesinde, hem ocak temelli Alevilik hem de dergâh temelli Bektaşilik arasında ritüel, söylem ve sembol aktarımı güçlüdür; Harâbî, üretimiyle bu ortak havzaya konuşur. ([Yeşil Gazete][2])

Tartışmalı Noktalar: Hangi okumalar yanlışa düşüyor?

Sadece soy-kimlikten okuma: Harâbî’yi “Alevi” etiketiyle sabitleyip Bektaşi silsilesini yok sayan popüler anlatılar, tarihsel veriyi buduyor. (Bektaşi dervişi olduğuna dair biyografik kayıtlar açık.) ([TDV İslâm Ansiklopedisi][1])

Sadece tarikat dosyasından okuma: Aynı şekilde onu “salt Bektaşi şair” diye daraltmak, Alevi-Bektaşi müşterek edebiyatın içindeki aktarımları görmez kılıyor. (Modern değerlendirmeler onu Alevi-Bektaşi şiir kanonunun başat isimleri arasında sayar.) ([Yeşil Gazete][2])

Hicvi ideolojik delil yapmak: Şiirlerindeki din-toplum eleştirisini “inançsızlık” etiketiyle damgalamak da hatalı; söz konusu olan, geleneğin içinden gelen bir iç tenkittir. ([Teis][3])

“Alevi mi?” sorusunu yeniden kurmak: Hangi cevap daha dürüst?

En dürüst yanıt, “Harâbî, Bektaşi dervişi bir Alevi-Bektaşi şairidir” demektir. Çünkü bu formül, hem örgütsel bağı (Bektaşilik) hem de kültürel-edebî alanı (Alevi-Bektaşi müşterekliği) birlikte taşır. Harâbî’nin hayat çizgisi ve meclisleri Bektaşi dergâhlarına, şiirinin alımlanması ise Alevi-Bektaşi havzasına oturur. ([TDV İslâm Ansiklopedisi][1])

Kanıtlar Masada: Kısa, sert, net

Dergâh bağlantısı: Şahkulu Dergâhı – Mehmed Ali Hilmi Dedebaba’ya intisap (17 yaş). ([TDV İslâm Ansiklopedisi][1])

Meslek ve dönem: Bahriye’de kâtiplik; 1853–1917 yaşam aralığı. ([TDV İslâm Ansiklopedisi][1])

Edebî konum: Alevi-Bektaşi şiir geleneğinde başat, hiciv ve şathiye geleneğinin güçlü sesi. ([Teis][3])

Provokatif Sorular: Etiketten mi, şiirden mi konuşacağız?

Harâbî’yi “Alevi mi, Bektaşi mi?” diye tartışmak, şiirinin risk alanını görmemizi engelliyor olabilir mi?

Bir şairi tek bir kimlik etiketiyle mühürlemek, Anadolu’nun çokkatmanlı tasavvuf tarihine haksızlık değil mi?

Bugünün kültür savaşları, Harâbî gibi sınır aşan şairleri kendi tarafına “mal etmek” için şiirlerini bağlamından koparıyor mu?

Son Söz: Etiketten öte, nefesin hakkı

Edip Harâbî’nin şiiri, yalnızca bir aidiyeti doğrulamak için değil, aidiyetlerin içinden soru sormak için yazıldı. Onu Alevi-Bektaşi ortak külliyatının merkezine yerleştirirken, Bektaşi dergâh bağını görmezden gelmeyelim; ama en önemlisi, şiirindeki hicivle açılan yarayı da kapatmayalım. Bir şairi yaşatan, etiketi değil; nefesinin hâlâ bizi rahatsız edebilmesi. ([TDV İslâm Ansiklopedisi][1])

[1]: https://islamansiklopedisi.org.tr/edib-harabi?utm_source=chatgpt.com “EDİB HARÂBÎ – TDV İslâm Ansiklopedisi”

[2]: https://yesilgazete.org/butuncul-bir-sair-edip-harabi/?utm_source=chatgpt.com “Bütüncül bir şair: Edip Harâbi – Yeşil Gazete”

[3]: https://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/harabi-ahmed-edib?utm_source=chatgpt.com “HARÂBÎ, Ahmed Edîb – Ahmet Yesevi University”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
https://piabellaguncel.com/casibom